Bilgisayarların yaygınlaşmasıyla birlikte veri depoloma, saklama konusu da önem arz etmeye başladı. İlk olarak Floppy diskler daha sonra CD’ler, DVD’ler, hafıza kartları flash bellekler, Blu-Ray diskler hayatımıza girdi. Ancak bu depolama birimleri içinde en yaygın kullanılanlar CD, DVD ve flash bellekler oldu.
CD ilk olarak 1982 yılında Sony ve Philips ortak girişimleriyle geliştirildi ve piyasaya çıktı. Kişisel kullanıma uygun bilgisayarların yaygınlaşmasıyla popüler olamaya 2000’li yıllarda başladı. Sizin de karışmasın diye asetatlı kalemle üzerini yazdığınız CD’leriniz olmuştur.
Zamanla CD’ler yerini DVD’lere bırakmaya başladı. Görünüm ve kullanım açısından aynı olsalar da CD’ler 700 MB veriyi depolarken DVD’ler 4,7 GB’lik veriyi depolayabiliyordu. DVD’lerin yerini de zamanla flash bellekler aldı hatta flash bellekler CD ve DVD’lerin ölüm fermanını imzaladı.
Peki CD ve DVD’nin dezavantajı neydi?
CD ve DVD’ler bir dönem popüler depolama çözümü olsa da kullanım açısından bazı sıkıntıları vardı. CD ve DVD’lere veri bir kez yazdırıyorduk ve daha sonra o veriyi silip tekrar kullanamıyorduk. Bir Saklarken çizilebiliyor ve içindeki veriyi okuturken sorun olabiliyordu. İşte CD ve DVD’nin bu sorunları flash belleklerin aradan sıyrılıp popülerleşmesine neden oldu. Flash bellekler tek yazdırmalık diskler değildi ve bozulma, çizilme gibi sorunları yoktu. Defalarca silinip tekrar yazılabiliyordu. Flash Belleklerin en önemli özelliği buydu. Bu kullanım kolaylığı sayesinde insanlar artık CD, DVD yerine flash bellekleri tercih ediyor. Ayrıca flash bellekler promosyon ürünü olarak da yavaş yavaş yaygınlaşıyor ve böyle de devam edecekmiş gibi görünüyor.